Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

LİSEIII ÇALIŞMA SORULARI

Aşağa gitmek

Gülenyüz LİSEIII ÇALIŞMA SORULARI

Mesaj tarafından Atirpan Paz Mayıs 04, 2008 8:05 pm

1.Yazarların birçoğu, eserlerinden daha uzun ömürlüdür.
Bu cümle ile anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Büyük sanatçıların çok eser verdiği
B) Kimi sanatçıların, yazma işini yaşamları boyunca sürdürdüğü
C) Her yeni eserin öncekinden daha başarılı olduğu
D) Her geçen gün daha seçici okuyucuların ortaya çıktığı
E)Pek çok eserin kısa sürede değerini yitirdiği
2.İnsanda çok keramet vardır; ama düşünce gücü kısıtlanmış, düşüncelerini etrafına iletme fırsatı bulamamış, bu fırsatı elinden alınmış insanda değil.
Bu cümleye anlamca en yakın cümle, aşağı¬dakilerden hangisidir?
A) İnsan fikrine saygı, bilimselliğin en önemli il¬kelerindendir.
B) İnsan, cihanın en kusursuz ve en yüce canlısıdır.
C) İnsanın yetenek ve yaratıcılığı düşünce öz¬gürlüğü ile ortaya çıkar.
D) İnsanı diğer canlılardan ayıran özelliği dü¬şünme yeteneğidir.
E)Düşüncenin özgürce yapılamadığı bir ortamda bilimsellikten söz edilemez.
3.Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "varsayım"
söz konusu değildir?
A) Bu yazıyı okumaz ama haydi okudu diyelim...
B) Parayı bulduğunu farz et, sonra bunu nasıl ödeyeceksin?
C) Onun, teklifimizi kabul ettiğini düşünelim.
D) Varsayalım ki şirketin yönetim kuruluna siz seçildiniz.
E)Olanlardan sonra bir daha buralara uğrayamayabilir.
4. "Eğitim, meyvenin kendisi değil, meyve toplama¬ya yarayan merdivendir." cümlesine, anlamca en yakın cümle aşağıdakilerden hangisidir?
A) Eğitim, ezberletmek değil, öğrenilenleri özümsetmek demektir.
B) Bilgi, aklın süzgecinden geçtiği an kişiye ait olur.
C) Eğitimin amacı, öğrenmeyi sürekli hâle getir¬mek ve kolaylaştırmaktır.
D) Eğitim kişiye insanî özellikler aşılar.
E)Yaratıcılık, bilinenlerin öğretilmesi değil, bilinmeyenlerin bulunmasıdır.
5. Eleştirmenlerin, yapıt yerine sanatçı üzerinde yo¬ğunlaşmaları eleştiriye olan güveni azaltıyor.
Aşağıdakilerden hangisi anlamca bu cümleye en yakındır?
A) Eleştirmenler, bir yapıtı her zaman olumsuz yönleriyle değerlendirdiklerinden yadırganı¬yorlar.
B) Eleştirmenin tarafsız olması, yapıtın gerçek değerinin ortaya çıkmasında önemli bir et¬kendir.
C) Eleştirmenlerin eserlerden çok eserin yaratı¬cısı hakkında yorum yapmaları, okurun eleş¬tiriye olan inancını zedeliyor.
D) Eleştirilerinde tarafsızlıktan ödün veren eleş¬tirmenler başarılı olamaz.
E)Kendine güvenmeyen bir eleştirmen, yapıttan
çok yazarın olumsuz yönleri üzerinde durur.
6. Aşağıdakilerden hangisinde neden - sonuç ilişkisi yoktur?
A) Sokağa böyle çıkarsan hastalanırsın.
B) Bütün bu zorluklara seni sevdiğinden katlan¬mış.
C) Bu konu zordur, kolay anlaşılmaz.
D) O, pireye kızıp yorgan yakar.
E)Kitap okumayı sevmediği için yorum gücü zayıfmış.
7. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde "karşıt iki durum" söz konusudur?
A) Deniz, umutsuz bir düşünce gibi hareketsiz karşımızda duruyor.
B) Parkta oynayan çocukların sesleri kayalıklarda yankılanıyor.
C) Ateşböcekleri, gecenin karanlığı içinde etrafta uçuşuyor.
D) Ay ışığı denizin üzerinde yansıyor, dalgalar rıhtıma çarpıyordu.
E) Bahçenin üstünde ince bir tül gibi salınan sessizlik, birinin kahkahasıyla yırtılıp dağılıyor.
8. Çağımızın hızlı yaşayan insanının günlerce, sayfalar dolusu okumaya ne sabrı, ne vakti var. Bu yüzden ….
Bu sözler aşağıdakilerden hangisiyle sürdürûLemez?
A)sinema, günümüzün en çok ilgi gören sanatı durumundadır.
B)tarihi olayları konu edinen eserlere karşı ilgi giderek artıyor.
C)beş on sayfadan oluşan kısa öyküler, yoğun ilgi görmektedir.
D)yayınevleri birkaç ciltten oluşan romanların yayımına pek sıcak bakmıyor.
E)günlük gazetelerde bile yorumdan çok, bol fotoğraflı haberler yer alıyor.
9. Anlamsız bir çocukluk ve tatsız bir gençlik, insanı olgunluk çağına erken hazırlar.
Aşağıdakilerden hangisi bu cümlede anlatılanı bütünüyle kapsar?
A) Olgunluk çağı, çocukluk ve gençlik yıllarının bitimiyle başlar.
B) Tecrübeler, insanı iyi bir biçimde olgunlaştırır.
C) Çocukluk ve gençlik yılları gerektiği gibi yasanmazsa kişi yaşıtlarından önce olgunlaşır.
D) İnsan hayatında çocukluk ve gençlik çağı kadar olgunluk çağının da önemi vardır.
E)İnsan, çocukluk ve gençlik yıllarının değerini iyi bilmelidir.
10. Aşağıdaki cümlelerin hangisi üslupla ilgili bir yargıdır?
A) Öykülerinde insanı, süssüz bir anlatımla, sevgi ve umutla besleyerek verdi.
B) Pek az sanatçı, Bazarov gibi, gerçekçi bir ka¬rakter yaratabilir.
C) Romancı, kahramanı eksen alarak kuşaklar arasındaki çatışmayı işlemiştir.
D) Toplumsal değişimlerin bireydeki yansımala¬rı yapıtlarının ana temasını oluşturuyor.
E)Yaşanmış ve tanık olunmuş ilginç olaylardan oluşan bir kitap, bu.
11.(I) Oldukça yağışlı ve soğuk bir Ankara gününden sonra, sıcak bir hava, baharın bitimi ve yazın müjdecisi rengârenk çiçeklerin, yeşilliklerin dolu olduğu Antalya otogarındayım. (II) Buradan yürünerek müze ve antik tiyatronun yer aldığı kentin merkezine ulaşılabilinir. (III) Side yazılı sarı tabeladan sağa saptığımızda bir bölümü ayakta kalan su kemerlerini, antik kentin ilk tanıklarını gördük. (IV) Ayrıca tek tük kalan eski taş evler, antik yapılar da var. (V) Bunlar Side kasabasının kuruluşuna ait izler niteliğinde.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangi¬sinde karşıt durumlar bir arada verilmiştir?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
12.(I) Hüseyin Atabaş, şiirlerini "Gelecek" adlı bir ki-
tapta toplamış. (II) Toplum ve sanat sorunları
üzerinde epey kafa yormuş bu yapıtında. (III)
Güzel şiir söylüyor, Türkçeyi iyi kullanıyor. (IV)
Ne var ki üstündeki etkilerden tam olarak sıyrıla-
mıyor. (V) Ortalama şiirin yörüngesine sık sık dü-
şüyor.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangi¬lerinde Hüseyin Atabaş'ın henüz özgün bir şair sayılamayacağı vurgulanmıştır?
A) I. ve II. B) II. ve III. C) II. ve IV. D) IV. ve V. E) II. ve V.
13."(I) Sabırlı bir insan değildi, dostum. (II) Buna
rağmen sabırsızlığı göze batmazdı. (III) Sevdirir-
di kendini. (IV) Tanışan, insan böyle olmalı, der-
di mutlaka. (V) Ben onu tanıyalı, iki ay olmuş-
tu..." diyen birisi hangi cümlede "kendince bir
yorumlama"ya gitmemiştir?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
14. (I) Ataç, batmış bir imparatorluğun bize bıraktığı
katı gericiliğe karşı ödünsüz bir Cumhuriyet aydı-
nıdır. (II) Halk şiirlerimizi de divan şiirimizi de çok
iyi bilir. (III) Ancak, hayranı olduğu klasik Fransız
şiirinin tekdüzeliğini görmez, inadına bizimki tek-
düzedir, der. (IV) Onların Latinceden onca etki-
lemelerine aldırmaz da bizim Osmanlıcaya fena
sinirlenir. (V) Zigzaglı kişiliği, kaprislerine göre
değişen yargıları, onun başarısına gölge düşür-
müştür.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangi¬sinden başlanarak sözü edilen yazarla ilgili "olumsuz eleştiriler" sıralanmıştır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E)V.
15.Aşağıdaki dizelerin hangisinde koşula bağlı-
lık söz konusudur?
A) Kuleler yıkılmış çanlar tıkanmış
Vay ne hâller olmuş bizim balkona
B) Mavi kapısını açarsa cenup
Gelecek bir yeşil mevsim
C) Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir
Gittikçe artıyor yalnızlığımız
D) Gam dolmuş gündüzün mavi tasına
İçimde duygular çocukçasına
E)Urfa'da buluşur dertler her gece
Yaylanın geyiği, çölün ceylanı
16.(I) Sanatına onun kadar bağlı kalmış bir yazar az
bulunur. (II) Başlangıçta ne ise bugün de odur.
(III) Yapıtını; yolundan hiç sapmayarak, inandı-
ğından vazgeçmeyerek ortaya koymuştur. (IV)
Eserlerinde nesnellikten hiç ayrılmamıştır. (V)
Onu iyice tanımak isteyen, yapıtlarını dikkatle
okumalıdır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangi¬sinde bir "öneri"ye yer verilmiştir?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
17.Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir "sezgi ya
da tahmin" söz konusu değildir?
A) Bu konuda kararsız olduğunu sözlerinden anlamıştım.
B) Tatilimin zehir olacağını biliyordum.
C) Sakat rolü yapan dilencilerin bizden daha sağlıklı olduğunu düşünüyorum.
D) Düğün günü, mutluluğunu yüzünden oku¬muştum.
E)Sınavda matematik sorularının en zorlarını
bile yapabilmiş.
18.(I) Aslında nefis bir aşk hikâyesidir "İbiş'in Rüya-
sı". (II) Tarık Buğra'nın üslubuyla güçlenen, Ha-
tice'yi mükemmel bir sıcaklıkla canlandıran...
(III) Ama, bir noktada yorulan, kestirmeye giden
bir acelecilikle sonuna çabuk ulaşan tuhaf bir ça-
lışma. (IV) Konusunu ünlü tiyatrocumuzun haya-
tından alması ise oldukça ilginç. (V) Sıkılmadan
okuduğum kitaplardan biri.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangi¬sinde sözü edilen yapıtla ilgili olumsuz bir eleştiri yapılmıştır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
19.Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "takdir etme,
beğenme" söz konusu değildir?
A) Şiirlerinde kullandığı yapmacıksız dil, okuyu¬cuların ilgisini canlı tutuyor.
B) Filmde sinema tekniğinin tüm olanaklarından yararlanılmış, yönetmene helal olsun!
C) Tüm bestecilere parmak ısırtacak nitelikte bir şarkıydı dinlediğimiz.
D) Bu kitaptan tüm okurlar yararlanabilir, aranı¬lan her şeyi onda bulmak mümkün.
E) Yazar, bu son eserinde yanlış Batılılaşmanın
birey üzerindeki olumsuz etkilerinden söz
ediyor.
20. Sanatta en iyiye ancak "iyi" denebilir.
Aşağıdakilerden hangisi bu cümleyle anlam¬ca aynı doğrultudadır?
A) Sanatta mükemmele ulaşmak imkânsızdır.
B) Güzel yapıtlara ancak büyük sanatçılar ula¬şabilir.
C) En iyiye ulaşmak her sanatçının temel göre¬vidir.
D) Kusursuz yapıtlar geleceğe kalır.
E) İyi yapıtlar özgün imzaların ürünüdür.

KONU TESTİ 2 (CÜMLEDE ANLAM)
1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde belirli bir koşul gerçekleşse de istenilen amaca ulaşıla¬mayacağı anlamı vardır?
A) Biraz sakin olursan ne demek istediğimi an¬larsın.
B) Ev darmadağın olmasaydı konukları ağla¬yabilirdik.
C) Yıllarca çalışsam da ben bu parayı biriktiremem.
D) Sınavı kazanırsam babam istediğim arabayı alacak.
E) İzin alabilirsem birkaç gün şehir dışına çıkacağım.
2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde tanımlama yapılmıştır?
A) Sınav, öğrencinin bilgi ve becerilerini belirlemek için yapılır.
B) Masal, insanı hayal alemine sürükler, hayali kahramanlarla buluşturur.
C) Bağışıklık sisteminin türlü nedenlerle iflas etmesidir, AİDS.
D) Üslup orijinal olursa yapıt başarıya ulaşır.
E) Dildeki gelişmeler yavaş yavaş ve belli kurallar çerçevesinde oluşur.
3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "pişmanlık" sdz konusudur?
A) Aklını çelmiş, sonunda onu da bu işe karıştır¬mıştı.
B) Çok uğraştım; ama hiçbir şey düşündüğüm gibi olmadı.
C) Bir yaptığı bir yaptığına uymuyor, aklından zoru olmalı.
D) Ne ettim de senin aklına uydum; keşke bildi¬ğimi yapsaydım.
E) Aklını başına topla da sınıfı geçmeye çalış.
4. Aşağıdaki cümlelerin hangisi, "nesnel anlatım"a örnek olabilir?
A) Müziğin resimden daha etkili bir sanat oldu¬ğuna inanıyorum.
B) istatistiklere göre özel radyolar çoğaldıkça kaset satışları düşüyordu.
C) Çevremizdeki insanlar sanki beni boğmak is¬tiyorlar.
D) Radyodaki müzik, insanı eskilere götürüyordu.
E) Çevresindekilere zor ilişki kuranlar, pek akıl-
lı insanlar değildir.
5. Ne denli yetenekli olursa olsun, kültürel birikimi olmayan bir toplumun sanatçısı başarılı olamaz.
Aşağıdakilerin hangisi, anlam bakımından bu cümleye en yakındır?
A) Sanata ilgi gösterilmeyen bir ortamda, sanatçı¬nın yeteneklerini geliştirmesi mümkün olmaz.
B) Bir toplumun kültür mirası ile sanatçının yete¬neği arasında sıkı bir ilişki vardır.
C) Sanatçının başarılı olabilmesi, kültürel biriki¬mi olan bir toplumda yaşamasına bağlıdır.
D) Bir toplumun kültürel birikimi, o toplumdaki sanatçıların etkinliğine bağlıdır.
E) Pek çok ülkede, yeteneksiz sanatçının kültürel boşluktan yararlanmaya çalıştığı görülür.
6. (I) Televizyonun çocukların kişiliklerinin oturma-sındaki önemi yadsınamaz bir gerçektir. (II) Ay¬rıca, halkın kültür düzeyinin oluşmasında da et¬kili bir silah olarak kullanılabilir. (III) Çünkü, in¬san gücünün ve eğitimin giremediği ücra köşele¬re ancak televizyon yardımıyla ulaşılabilir. (IV) Fakat, televizyonun amaç dışında kullanılması ise bu silahı kendimize doğrultmamız anlamına gelir. (V) Çocukların yetişmesinde, halkın bilinç¬lenmesinde televizyon en etkili araçtır. (VI) Önemli olan bu silahı kullanmayı bilmemizdir.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisi kendinden önceki cümlenin açıklamasıdır?
A) II. B) III. C)IV. D)V. E) VI.
7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde varsayım
anlamı yoktur?
A) Bütün hayallerinin gerçekleştiğini düşün bir kez.
B) Tut ki istediğin gibi bol paralı bir iş buldun, çalışabilecek misin?
C) Olanlardan sonra bir daha seninle görüşmek istemeyebilir.
D) Sınavın ileri bir tarihe ertelendiğini farz ede¬lim.
E) Diyelim ki ailen bu kararına büyük tepki gös-
terdi, ne yapacaksın?
8. İnsan, kuşkuyu bilgisini artırarak yenebilir; sürekli içinde taşıyarak değil.
Bu cümleden aşağıdaki yargıların hangisine ulaşılabilir?
A) Kuşku, insana, uzun vadede de olsa gerçe¬ğin kapılarını aralar.
B) Güven duygusu gelişmemiş insanlar, pek çok şeyden kuşkulanır.
C) Kuşkularını dışa vuramayan insanların mutlu olmaları olanaksızdır.
D) İnsanı kuşkularından arındıracak yegâne şey bilgidir.
E) Sürekli kuşku içinde yaşamak kişiyi kısa za-
manda yıpratır.
Atirpan
Atirpan
Yönetici
Yönetici

Kadın
Mesaj Sayısı : 478
Yaş : 100
Nerden : izmir
Kayıt tarihi : 25/10/07

http://edebiyatsever.blogcu.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Gülenyüz SORULARA DEVAM

Mesaj tarafından Atirpan Paz Mayıs 04, 2008 8:07 pm

I. Bilimin verilerinden yararlanan toplumlar gelişime ve değişime açıktır.
II. Ezberi seven toplumlarda bilimsel araştırma¬lar görülmediği gibi, millî benliğin varlığından da söz edilemez.
Iıı.Bilim, toplumsal sorunlara kayıtsız kalırsa halka ulaşması zorlaşır.
Iv.Yalnız söyleneni bellemek hem araştırmacı düşünceyi hem de ulusal benliği bulmayı en¬geller.
Yukarıdaki cümlelerin hangileri anlamca bir¬birine en yakındır?
A) I. ve II. D) I. ve IV.
B) II. ve IV. E) III. ve IV.
C) II. ve III.
10. (I) 12. yy. sonunda, Fransa'nın Arras kasabasında çalışan Jean Bodel, cüzzam hastalığına ya-
kalandı. (II) Ortaçağ erkeklerinin bu hastalığa yakalanma olasılığı kadınlara oranla fazlaydı.
(III) Çünkü ayak işlerinin çoğunu erkekler yapıyordu. (IV) O dönemlerde sokaklar büyük tehlike arz ediyordu. (V) Bodel, işçi olduğu için hayvan ölülerini, çöp yığınlarını ve tuvaletlerden sokaklara rasgele fırlatılan sulu dışkıları temizlemek zorundaydı. (VI) Kayıtlarda geçmese de Bodel'in cüzzamlı bir karısı da vardı.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangi¬sinde, parçada sözü edilen kişinin bu hastalığa yakalanma nedenleri üzerinde durulmuştur?
A) II. B) III. C)IV. D)V. E) VI.
11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde kişisel be-
ğeni söz konusu değildir?
A) Bomba gibi şarkılarla dinleyicilerimin karşısı¬na çıkacağım.
B) Onun yapıtlarında eşsiz bir lirizm, derin bir in¬san sevgisi buluyorum.
C) Adı geçen yapıt için tam iki yıl çalıştığını söy¬ledi bir toplantıda.
D) Marmaris'in benim için özel bir yeri ve önemi vardır.
E) En karmaşık konuları bile büyük bir ustalıkla dile getirebilen usta bir politikacıydı.
12. I. Sanatçı, eserlerinde hayatı olduğu gibi yansıtır.
II. Hayatta olmayan şeyi hayata katar, hayatı güzelleştirir, sanat eserleri.
III. Yahya Kemal'in şiirlerinde aruz en güzel şeklini bulur.
IV. O, İstanbul'un gizli güzelliklerini bulmuş, or¬taya çıkarmıştır.
V. Her sanat eseri, yaşantımızı zenginleştirip yeni boyutlar kazandırarak aktarır.
Yukarıdaki cümlelerin hangi ikisi birbirine an¬lamca yakındır?
A) I. ve II. D) I. ve III.
B) III. ve IV. E) III. ve V.
C) II. ve V.
13. (I) Yıllardır eleştiri yazıyorum; hikayecileri ro¬mancıları eleştirmekte zorlanmadım hiç. (ıı) Çok nesnel olmasa da genel kabul görebilmiş bazı kuralların varlığı işimi kolaylaştırıyor. (ııı) Şiirdeyse kimsenin elinde böyle ölçüler yok. (ıv) Bu, şirin en özgür sanat alanı olmasından geliyor. (V) Ben olanları eleştirirken özeleştiri yapmaktan da geri durmuyorum.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangi¬sinden, konuşan kişinin kendini de eleştirebi¬lin biri olduğu anlaşılabilir?
A)I b) ıı. c) ııı. d) ıv. e) v.
14. Her eser, içinden çıktığı sosyal, kültürel ve ekonomik gerçeklikle çevrili olduğundan—-
Bu cümle düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisiyle sürdürülemez?
A) yazar ne kadar istese de kendisini bu gerçeklerden soyutlayamaz.
B) yazarların kültürlü olması da kaçınılmazdır.
C) bunların, yazıldıkları çağın kültürel ve ekonomik durumunu da yansıtmaları doğaldır.
D) eserde, kimi toplumsal sorunların ele alınması yadırganacak bir tutum değildir.
E) eserin ortaya konduğu zaman diliminin anlaşılmasında bunların önemli kaynaklar olduğu da ileri sürülmüştür.
15. (I) Benden daha iyi gören, kavrayan, düşünen,yaratan beyinlerin olduğunu düşünmek üzmüyor beni. (ıı) Kendimden başka biri olmaya özenmiyorum da ondan. (ııı) Aşağılık ve üstünlük duygularına kapıldığım o yıllar geçti. (ıv) Bana zarar veren her şeyi ardımda bıraktım. (v) Başkalarını değil kendimi aşmam gerektiğini anladım. (vı)ilkel yönlerimi bir güzel törpüledim.
Bu parçada, numaralanmış cümlelerin hangisinden başlanarak sözü edilen olgunun nedeni üzerinde durulmuştur?
A)II. B)III. C)IV. D)V. E)VI.
16. Şiirlerime ne anlam verilirse onların anlamı odur.Benim onlardan çıkardığım anlam bana göredir,bu durum kimsenin onlara başka anlamlar vermeşine engel olmaz.Bu cümlede şair, şiirlerinin hangi yönünü vurgulamaktadır?
A) Yorum ve çağrışımlara açık olmasını
B) Toplumun her kesimine seslenmesini
C) Özgün konular içermesini
D) Herkes tarafından rahatlıkla anlaşılmasını
E) Aynı duygu ve düşünceyi içermesini
17. (ı) Şiirin kendine özgü bir rengi, kokusu, sesi var¬dır. (ıı) Farklı ortamlarda ve koşullarda beslene¬rek oluşan bu özelliklerin kolayca birbirine dö¬nüştürebilme olanağı yoktur. (ııı) Öte yandan her şeyde olduğu gibi birçok ülkenin şiiri arasın¬da da alışverişler olmuştur. (ıv) Bu son derece doğal bir olaydır. (v) Ancak tüm ortak noktaları ve gelişmeleri yalnızca böyle alışverişlere bağla¬mak doğru değildir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangi¬sinden sonra "Çünkü şiir ulusal bir nitelik taşır." cümlesi getirilebilir?
A) ı. B) ıı. C) ııı. d) ıv. e) v.
18. ı. Sanatçı, eserlerinde konusunu işlerken bilim adamı gibi davranmalıdır.
ıı. Sanatçı içinde bulunduğu dönemin koşulları-
na göre eserini oluşturabilmelidir.
ııı. Sanatçı geçmişle olan bağlarını koparmadan
bugünü anlatabilmelidir.
ıv. Sanatçı konu seçiminde titiz, anlatımda öz-
gün olabilmelidir.
v. Sanatçı geçmişle yaşadığı dönem arasında
köprü kurabilen kişidir.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden han¬gileri anlamca birbirine en yakındır?
A)I. ve IV. B)III. ve V. C)II. ve III. D)IV. ve V.
E)I. ve III.
19. Düşünce, biçimle değerlenir; bir düşünceye bi¬çim vermek sanattır.
Aşağıdaki cümlelerden hangisi anlamca bu cümleye en yakındır?
A) Sanat, içerikle biçimin uyumuyla ortaya çıkar.
B) Sanatta önemli olan hem konuda hem üslup¬ta seçici olmaktır.
C) Anlatım tarzı, eserin konusundan daha de¬ğerlidir.
D) İçerik tek başına bir önem taşımaz, onu önemli kılan anlatımdır.
E) Bir düşünceyi güzel anlatanlar, her zaman başarılı olur.
20. Aşağıdakilerin hangisinin sonuna, "Bundan dolayı eser, birinci baskıdan öteye gidemedi." cümlesi getirilemez?
A) Klasik konuları aşamamış, yeni bir konu bu¬lamamıştı.
B) Yabancı sözcükler gereğinden çok kullanıl¬mıştı.
C) Ele alınan olaylar arasında gözle görülür bir kopukluk vardı.
D) Yazarın kullandığı dil, daha önce yazdıkları¬na göre ağırdı.
E) Eserde güncel olaylarla geçmişteki olaylar arasında sağlam bir bağ kurulmuştu.

1. Şiir olsun veya roman olsun fark etmez; herhangi bir eseri, onun eksik yönlerini ya da tutarsız taraflarını yakalamak için incelemem. Bu zalimlik gibi gelir bana, o kadar çabayı yok saymak gibi gelir. Bu nedenle benim eleştirilerimde eksiklikler değil, güzellikler görülür; hele bunlar genç yazarlar ve şairlerse...
Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine verilmiş bir yanıt olabilir?
A) Size göre edebi eleştiride kimlere öncelik tanınmalıdır?
B) Eleştiri anlayışınız, bu konudaki tutumunuz nasıldır?
C) Neden eleştirmenlik yapıyorsunuz?
D) Eleştiride hangi eserlere öncelik tanırsınız?
E) Eleştirmenliği zalimlik olarak mı görüyorsunuz?

2. (I) Duygu ve düşüncelerin etkili bir biçimde ifade edilmesidir edebiyat. (II) O halde bir edebi eserde anlatımı kuvvetlendirecek bazı unsurların bulunması gereklidir. (III) Eser bir romansa kullanılan teknik tutarlı, bir şiirse sanatlar yerli yerinde olmalıdır meselâ. (IV) Günümüzde yazar ve şairler, anlatım yerine anlama ağırlık vermektedir. (V) Sanatçı, ancak bu şekilde edebi bir roman veya şiir meydana getirilebilir. (VI) O zaman okuyucu da bu titizliklerinin karşılığı olarak onları ödüllendirecektir.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır?
A) II. B) III. C) IV. D) V. E) VI.

3. Normal insan bile zaman zaman kendini harika olarak düşünecek, yaptığı şeye eşsiz bir önem verecek ya da yapabileceği şeylere ilişkin benzer hayaller kuracaktır. Ama bu hayaller süsleyici çeşniler olarak kalacaktır. Muhteşem olduğunu düşünen anormal kişi ise çizginin öteki ucundadır. O, bir padişah veya süpermen gibi davranır ve bu inancı çürütmeye yönelik gerçekliği, elinin tersiyle iter.
Bu parçada aşağıdaki anlatım unsurlarının hangi ikisinden yararlanılmıştır?
A) Sayısal Veriler - Karşılaştırma
B) Öyküleme - Tartışma
C) Tanımlama - Karşılaştırma
D) Benzetme - Karşılaştırma
E) Açıklama-Tanımlama

4. Rüzgârın bedenimi titrettiği bu mevsimde, ruhuma bir karanlık çöker. Kara bulutlar yazı geride bırakmanın coşkusuyla gökte zafer dansları ederken; yerde kurumuş yapraklar benim gibi ağlar için için. Daha ne söyleyeyim; kuş cıvıltılarının yok olduğunu mu, yoksa tir tir titreyen sokak kedilerini mi? Kış geldi işte! Güneş, uzun bir müddet daha aydınlatmayacak dünyamızı.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden taydalanılmamıştır?
A) Betimleyici öğelerden
B) Görme, dokunma duyularından
C) Örneklendirmelerden
D) İnsana ait niteliklerin doğaya aktarılmasından
E) Tartışmacı anlatımdan
Atirpan
Atirpan
Yönetici
Yönetici

Kadın
Mesaj Sayısı : 478
Yaş : 100
Nerden : izmir
Kayıt tarihi : 25/10/07

http://edebiyatsever.blogcu.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Gülenyüz ...

Mesaj tarafından Atirpan Paz Mayıs 04, 2008 8:08 pm

5. Herkesin çocukluğuna özlem duyduğu anları olmuştur () Renkli balonlar, bilyeler, oyuncak arabalar () Hele de bayram sabahı duyulan heyecanlar () Harçlıklarla alınan oyuncakların değeri de bambaşkadır () katıksız bir sevgiyle bağlanır insan onlara ()
Yukarıdaki paragrafta parantezle boş bırakılan yerlere sırasıyla hangi noktalama işaretleri getirilmelidir?
A) (.)(.)(...)(!)(.) B) (.)(...)(...)(,)(.)
C) (;)(...)(...)(;)(.) D) (:)(...)(.)(,)(.)
E) (.)(!)(.)(!)(...)

6. (I) Bu uzun yolculuk içimi altüst etmişti. (II) Yaşadığım hayal kırıklığı ise bu yorgunlukdan çok daha ağır gelmişti. (III) Düşüncelerim daima dağınıktı. (IV) Herşeyi oldu bittiye getirmekle hata mı etmiştim acaba? (V) Kurtulmak hiç te kolay olmuyordu zihnimi kemiren bu sorulardan!
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir yazım yanlışı yapılmamıştır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

7. Aşağıdaki altı çizili sözcüklerin hangisinde iki ses olayı birden meydana gelmiştir?
A) Çalıştırdığı işçilere yardım etmekten hoşlanırdı.
B) Sabahtan akşama kadar hastalığından yakınıyordu.
C) Söylediklerimi anlıyor ama bana en ufak bir tepki vermiyordu.
D) Yılan zehri kullanılarak yeni bir ilaç üretile-cekmiş.
E) Fanatik taraftarlar maçtan sonra karışıklık çıkardı.

8. "İşgalcilerin cevabı Çanakkale'de geciktirilmeden verilmiştir."
Yukarıdaki cümle için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Ulaç kullanılmıştır.
B) Yüklem edilgen çatılıdır.
C) Bileşik sözcük isim görevindedir.
D) Yalın halde sözcük vardır.
E) Edat görevinde bir sözcük vardır.

10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Değil seni görmek seninle sohbet etmek bile istemiyormuş.
B) Beş dakika daha yanınızda kalabilir miyim?
C) Divan şiiri, toplumun bazı kesimlerini kucaklayamamıştı.
D) Bu şairler her fırsatta kendi şiirlerini övüyorlardı.
E) İki yazı arasındaki fark çabucak anlaşılabiliyordu.

11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu yoktur?
A) Bu kötü arkadaşlıklar onun sınıfta kalmasını sağladı.
B) Milletvekilleri, şapkalı ve bastonlu meclisten çıktılar.
C) Sol burnunun ucunda koca bir beni vardı.
D) Herkesin tepkisini çekmiş ve eleştiri almıştı.
E) Özgün yapıtlar geleceğe mutlaka kalır, diyordu.

12. Aşağıdaki cümlelerin hangisindeki anlatım bozukluğunun nedeni diğerlerinden farklıdır?
A) Öğretmeniyle yok yere, boşu boşuna tartışmıştı.
B) Baharda bütün üzüntülerini ve hüzünlerini unuturdu.
C) Onunla evde ben, dışarıda annesi ilgileniyordu.
D) Bu başarısızlığın sebebi, araştırmaların yeterli olmayışı nedeniyledir.
E) Herkesin, kendi geçmişine, bireysel tarihine özlem duyması doğaldır.

13. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde öğeleri ayırmada yanlışlık yapılmıştır?
A) Çirkinliklerin herkesçe / bilinen temeli / yanlışlıkların kaynağı / gerçeğe / saygısızlıktır.
B) Sapsarı yaprakların arasından / beyaz bir çiçek / görünüyordu.
C) Ayakta bekleyen birkaç üniversiteli / dolmuşta / dünkü maçtan / bahsediyordu.
D) Edebiyat derslerinde başarılı olabilmek için / çok / çalışmalıyız.
E) Okuma-yazma oranını yükseltmekten/Milli Eğitim Bakanlığı / sorumludur.

14. "Horozu çok olan köyün sabahı geç olur."
atasözü için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Belirtili isim tamlaması vardır.
B) Sıfat-fiil kullanılmıştır.
C) Basit sözcük vardır.
D) Zincirleme isim tamlaması vardır.
E) Yüklem çekimli bir fiildir.

15. Aşağıdaki altı çizili sözcüklerin hangisi birden fazla yapım ve birden fazla çekim eki almıştır?
A) Dikkatleri çeken bu tartışmalarında haklı taraf yoktu.
B) Hatasının böyle kötü sonuçlar doğuracağını tahmin edememişti.
C) Çağdaşlarının fikirlerine karşı çıkan bu yazar, romanlarını kendi görüşlerine göre yazmıştır.
D) Art arda söylenen acı sözleri nasıl unutturacak insanlara?
E) Sen korkuyordun, o da sana güvenmiyordu.

16. İster olay öyküsü olsun, isterse durum öyküsü; benim öyküm, okuyucumu uzun süre meşgul etmemeli, okunduktan sonra belleklerden uçuj) gitmelidir.
"Uçup gitmek" sözünün bu cümleye kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Kuşun havalanmasını seyreden çocuklar neşeyle bağrışıyordu.
B) Seyrettiğim son film zihnimde ufacık bir iz bile bırakmadı.
C) Güzel günlerim, hafızamda, sergiye çıkmış renkli resimler gibidir.
D) İnsan yakın arkadaşlarını hayatının her anında hatırlamalıdır.
E) Etkili hikâyeler, uzun süre, hafızalarda saklanabilir.

17. Montaigne Fransızlar için, "Macaristan'da bile bir Fransız gördüler mi bayram eder, canciğer olur, hemen kafa kafaya verirler." der. Bu cümlede geçen "can ciğer olmak" sözünün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Kısa sürede bu derece samimi olmaları, mahallede garip karşılanmıştı.
B) Ne kadar sıra dışı olurlarsa olsunlar, insanları oldukları gibi kabullenirdi.
C) En sağlam beraberlikler kavgayla başlar, diye bir genelleme yapılır.
D) Tanıştığı insanlarla dostluklar kurarak ilişkilerini kalıcılaştırırdı.
E) Küçük bir hatamız dahi, bize olan sevgisini olumsuz etkiliyordu.

18. "Şiir, hayal ve düşünceyle değil kelimelerle yazılır." cümlesine anlamca en yakın yargı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Şiirin kaynağını, hayallerde aramak yanlış bir yaklaşımdır.
B) Düşünce ve hayal, şiirin oluşumunda en etkili iki kaynaktır.
C) Şiir binası en temel anlamıyla, sözcükler üzerine kurulur.
D) Hayaller, fikirler ve sözcükler şiirin eşit değerdeki temel taşlarıdır.
E) Şiirin ana unsuru, henüz dillendirilmemiş güzel düşüncelerdir.

19. Tarih metninin aksine, romanda aranan unsur olayın gerçekliği değil; hayal unsurlarının tutarlılığı ve sanatsallığıdır.
Aşağıdakilerden hangisi anlamca bu cümleye en yakındır?
A) Tarih bilimi kapsamında bir yazıyla roman arasındaki fark birincisinin kurgusal, diğerinin sanatsal olmasıdır.
B) Romanda bulunması gerekenler; gerçeklik, tutarlılık ve sanatsallık gibi anlam ve anlatıma dair öğelerdir.
C) Bir tarih metninde olduğu gibi romanların da gerçekçi olması, onların en önemli özelliğidir.
D) Tarih gerçeğin peşindeyken, romanda çelişkiden uzak bir kurgusallık ve estetik öne çıkar.
E) Olayların gerçekliği, bir metni roman saymamız için tek başına yeterli değildir.

20. I. İyi şair, toplumun bütün kesimlerinin seveceği şiirler yazan şairdir.
II. Her seviyeden insanın anlayıp hoşlanacağı şiirler, nitelikli şairlerin eseridir.
III. Şiiri gizli anlamların evreni olarak kurgulamak okuyucuyu şiirden uzaklaştırır.
IV. Şiirde anlamın çarpıcılığı, sözcüklerin ahenginin önünde olmamalıdır.
V. İnsanları şiirden soğutan etken, mananın, sözün derinliklerine itilmesidir.
Yukarıdaki cümleler anlamca yakınlıklarına göre eşleştirilirse hangisi dışta kalır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

21. (I) Yazar eserinde ruhsal çatışmaları işlerken kahramanlarının iç dünyalarını ön plana almıştır. (II) Bu eserde, realist romanlarda olduğu gibi, kişilerin karakterleri yapıtın başından sonuna değin aynı değildir ve bu durum anlatımda da esnekliği gerektirmiştir. (III) Bu yüzden yazar, romantiklerde olduğu gibi coşkulu, gelişigüzel bir dil kullanmaktan kaçınarak, bir üst dil yaratmaya çalışmıştır. (IV) Ancak, dil estetiğini ararken de Türkçenin olanaklarını araştırmayıp Os-manlıcayı kullandığından, okur için anlaşılması güç bir anlatıma yönelmiştir. (V) Yine de bu eser, Türk romanı içinde önemli bir yere sahiptir.
Yukarıdaki parçada, numaralanmış cümlelerin hangisinde yazarın bir üst dil yaratma çabasının sebebi belirtilmiştir?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

22. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde deyim açıklamasıyla birlikte verilmemiştir?
A) Yeni girdiği ortamlara hemen alışırdı; buranın düzenine de çabucak ayak uydurmuştu.
B) Senin bu şakaların, gittikçe bizi bunaltıyor; inan ki artık kabak tadı vermeye başladı.
C) Telefonunun çalındığını öğrenince çok sinirlenmişti, küplere binmişti.
D) Kopya çektiği için, hocanın yanındaki değerini kaybetmiş, gözünden düşmüştü.
E) Sınavdan sonra içine, şimdiye kadar hiç hissetmediği bir korku düşmüştü.

23. Toplumcu gerçekçilik şu anki gerçekliği bilmek değil, bunun nereye doğru gittiğini bilmektir. Toplumcu gerçekçi bir eser, mevcut değerlerin sağlam görünmelerine rağmen yok olmaya mahkûm olduklarını gösterir.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Toplumcu gerçekçilikte içinde bulunulan durumun ne yöne doğru geliştiği önemlidir.
B) Toplumcu gerçekçi eser var olan değerlerin kökleşmesine katkı sağlar.
C) Toplumcu gerçekçi eser, çelişkilerin ve çarpıklıkların nereye varacağını gösterir.
D) Toplumcu gerçekçilikte tek amaç, yaşanan gerçekliği saptamak değildir.
E) Toplumcu gerçekçi eser, sağlam görünen kurum ve kuralların çürük yanlarını gözler
önüne serer.

24. Sanıyorlar ki insan, alçakgönüllülüğü veya başka insani yücelikleri doğuştan getirir. Yağma yok! Çetin bir yoldur onlara götüren yol; bütün büyüklüklere götüren yollar gibi çetindir. Kendinizi büyük görürseniz, ne kadar büyük olursanız olun gene küçük olduğunuzu anlamazsanız on lara eremezsiniz.
Yukarıdaki paragrafta asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Alçakgönüllü olmak, doğuştan gelen bir ni teliktir.
B) Büyük hedeflere ulaşmak için zorlu engelleri aşmak yeterli değildir.
C) Ne kadar büyük olursa olsun, amacı uğrunda küçültücü şeyler yapabilir insan.
D) Erdemlilik yolunun çok uzun olması, erdemin erişilmez olduğunu göstermez.
E) Bireyin erdem yolculuğu benlik eğitimiyle başlayan zorlu bir süreçtir.

25. Bilim adamı, çalışmalarından bütün dünyanın yararlanmasını istemeli; çoğunluğun anlamayacağı konulara dokunmaktan da çekinmemeli. Sanat adamı da öyle yapmalı. Sanat adamı yapıtının herkes tarafından anlaşılıp anlaşılmadığına aldırmamalı. "Halk bunu beğenmeyecektir." diye yapıtını ortaya koymaktan vazgeçmemeli. "Anlasınlar, uğraşsınlar da bu güzelliğin farkına varsınlar!" demeli.
Bu parçanın ana düşüncesi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bilim adamları, buluşlarından herkesin faydalanması için çalışır.
B) Bilimin amacı hayatı kolaylaştırmak sanatın-ki ise güzellik duygusuna hizmettir.
C) Sanatçı çoğunluğun beğeneceği eserler vermelidir.
D) Sanatçı, halk anlamıyor diye yaratmak istediği şeylerden vazgeçmemelidir.
E) Bilim ve sanat, muhataplarının isteklerini değil kendi gereklerini esas almalıdır.
Atirpan
Atirpan
Yönetici
Yönetici

Kadın
Mesaj Sayısı : 478
Yaş : 100
Nerden : izmir
Kayıt tarihi : 25/10/07

http://edebiyatsever.blogcu.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Gülenyüz ...

Mesaj tarafından Atirpan Paz Mayıs 04, 2008 8:10 pm

26. İnsanları aydınlatacak, karanlıktan ve yanlış düşüncelerden kurtaracak olan okul değil; büyük düşünürlerin, bilginlerin, şairlerin yazdıkları kitaplardır. Bunun için, ilkokulla ortaokulla uğraşmadan önce bir yüksek aydınlar sınıfının oluşturulması daha doğru olur.
Bu parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Okuma - yazma bilmek, zararlı düşüncelerden kurtulmak için yeterlidir.
B) Aydınlanmanın ön koşulu, toplumda düşünce, bilim ve sanat adamlarının yetişmesidir.
C) Okuryazar olmak, aydın olmak için yeterli bir nitelik değildir.
D) ilkokullarda daha fazla kitap okutulduğu takdirde, aydınlar sınıfı kendiliğinden oluşacaktır.
E) Dünyayı cahillikten kurtarmanın tek yolu okullaşma oranını yükseltmektir.

27. Doğulu şairin bir bildirisi, bir mesajı yoktur. Doğulu şair belirli konular üzerine belirli sözleri ustaca söylemek ister; ama Batılı şair, edebiyatçı böyle değildir. Deneyimlerini, inançlarını söylemeye, düşüncelerini yaymaya çalışır. Eserleri onun bildirişidir.
Yukarıdaki paragraftan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
A) Doğulu şair, şiirini yetkin bir dille söylemeyi amaçlar.
B) Doğulu şair, kendi düşüncelerini halka yaymayı hedeflemez.
C) Doğulu şair, inançlarını yaymak için kullanmaz şiiri.
D) Batılı şair, inandığı şeyleri aktarırken en güzel şekilde söylemeye özen gösterir.
E) Batılı şair, edindiği tecrübeleri de eserlerine taşır.

28. Bu sanatçı kırk yaşına kadar kendi görüşünü ortaya koymak ya da bir ilerleme sağlayabilmek için çok genç olduğuna inanmış ve kırkından sonra da çok yaşlı olduğu yolundaki bir inanca çakılıp kalmıştır.
Yukarıdaki paragrafta sözü edilen sanatçı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Özgüveni eksiktir.
B) Olgunlaşma ile ilgili öngörüleri isabetsizdir.
C) Önyargılardan uzaktır.
D) Kendi yeteneklerine inancı sağlam değildir.
E) Cesur bir kişiliğe sahip değildir.

29. Namık Kemal'in yeni dönem dil anlayışı, üslubu; hitabeti esas alan ve hiçbir şeyden çekinmeyen gür bir erkek sesidir. Düşüncelerinde samimi olduğu için Şinasi'de görülen koyu didaktizm, yani öğreticilik, burada yerini vatan ve millet yolunda heyecanla bütünleşen engin bir lirizme bırakır. Bunların yanı sıra Fransız edebiyatından ve özellikle şiirinden yeni duygular, imajlar, hayaller de Namık Kemal vasıtasıyla şiirimize girer. Bu parçadan hareketle aşağıdaki yargılardan hangisine varılamaz?
A) Namık Kemal, üslubunu, etkili bir hitabeti esas alarak oluşturmuştur.
B) Namık Kemal'in düşünceterindeki içtenlik sebebiyle söyleyişinde yoğun bir coşkunluk görülür.
C) Namık Kemal şiirimize yeni hayal, imaj ve duygular taşımıştır.
D) Namık Kemal coşkun, cesur ve öncü bir sanatsal duruşa sahiptir.
E) Namık Kemal'in duygusal tutumu eserlerine koyu bir didaktizm olarak yansımıştır.

30. Eleştiri ve ayıplama aynı anlama gelen iki sözcük değildir. Eleştiri, olumlu ve olumsuz yargıları bir arada bulundurabilir. Fakat ayıplama sadece olumsuz eylemler üzerine gerçekleşen bir çeşit uyarıdır. O halde bu durum şöyle özetlenebilir: Her ayıplama bir eleştiridir; fakat her eleştiri bir ayıplama değildir.
Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden söz edilmektedir?
A) Eleştirinin ayıplama karşısındaki üstünlüğünden
B) Eleştiri ile ayıplama arasındaki farktan
C) Eleştiri ve ayıplama çeşitlerinden
D) Eleştiri ve ayıplamanın birbiri yerine kullanıldığından
E) Doğru bir eleştirinin nasıl olması gerektiğinden
1. Ne yaşanan her olay öyküye dönüştürülebiliyor ne de öyküye özgü kurallar, her zaman gerçeği aynen anlatmaya uygun düşüyor.
Aşağıdakilerden hangisi bu cümleye en yakın anlamdadır?
A) Öyküde ne yaşanmış olaylar anlatılabilir ne de gerçekler yansıtılabilir.
B) Her olayı oy kül eştirmek doğru olmaz; her öykünün kendine özgü bir yapısı vardır.
C) Yaşanmamış olaylardan öykü çıkarılamaz; yaşanmış olaylar da öykünün sınırlarını aşar.
D) Yaşanan olaylar çok etkileyicidir; olaylar öyküleştirilirken canlılığını ve etkileyiciliğini yitirir.
E) Baştan geçen her olaydan öykü çıkarılamaz; öykünün yapısı olup biteni olduğu gibi yansıtmaya izin vermez.
(1994-ÖYS)

2. Bence otobiyografik bir eser, hiçbir zaman edebi bir eser niteliği taşımaz; çünkü edebi bir eser, yaratıcılık gerektirir, buluş gücü gerektirir.
Bu cümleden aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılamaz?
A) Bir kişinin gerçek yaşamıyla sınırlı kalan bir yapıt edebiyat değeri taşımaz.
B) Yaşanılanları olduğu gibi yansıtma, edebi eserin yapısıyla bağdaşmaz.
C) Kendi yaşamını anlatan yazarların yapıtlarında yaratıcılık bulunmaz.
D) Bir yapıtın edebi değer taşıması, yazarının ortaya koyduğu sanatsal buluşlara bağlıdır.
E) Gerçek yaşamdaki kişileri anlatma giderek yazarların yaratıcılığını sınırlar.
(1997-ÖYS)

3. Gerçek yolculuk, aynı gözlerle yüz değişik ülkeyi dolaşmak değil, aynı ülkeyi yüz değişik gözle görebilmektir.
Bu cümlede anlatılmak isteneni içeren yargı aşağıdakilerden hangisidir?
A) İnsan gördüklerini saptamakla kalmamalı, bunlardan yararlanmaya çalışmalıdır.
B) Çok yaşayan değil yaşadığı sürece değişik yerler gören kişi birçok şey öğrenir.
C) Değişik konularda gördüğümüz, öğrendiğimiz şeyleri aynı biçimde yansıtmalıyız.
D) Aynı şeye değişik yaklaşımlarla ve değişik açılardan bakmasını bilmeliyiz.
E) Bir şeyi öğrenmekten çok, onu değişik durumlarda kullanabilmek önemlidir.
(1991 -ÖYS)

4. Sanatçı her sergisinde yeni arayışların ve yeni düşüncelerin ürünü olan yapıtlara yer veriyordu.
Bu cümle, düşüncenin akışına göre, aşağıdakiler-den hangisiyle sürdürülebilir?
A) Yapıtlarında kendinden önceki sanatçıların deneyimlerine bağlı kalıyordu.
B) Yapıtlarını, izleyicilerin beğenisini göz önünde bulundurarak biçimlendiriyordu.
C) Yapıtlarında, denenmemişi deniyor, kendine özgü bir üslup yaratıyordu.
D) Son yaptığı tablolarla, daha önce yaptıkları arasında konusal bir ortaklık görülüyordu.
E) Yapıtlarında, herkeste aynı etkiyi ve düşünceyi uyandıran bir renk uyumu göze çarpıyordu.
(1997-ÖYS)

5. Zamanının çoğunu kasabanın dışındaki kulübesinde geçirir. Yazın bağda, kışın küçük zeytinlikte durup dinlenmeden çalışır. Bir gün bile halinden şikayetçi olmamıştır.
Bu parçada sözü edilen kişi ile aşağıdakilerden hangisi arasında en çok benzerlik vardır?
A) Kızgın güneşte, yağmur altında eviyle tarlası arasındaki dik yokuşları, kayalık yollan zorlukla aşardı.
B) Pamuk tarlalarında çalışmak üzere yola koyulmuş, bin bir güçlükle Çukurova'ya varmıştı.
C) Kendi yarattığı küçücük dünyasında yaşayan, doğayla iç içe olmaktan mutluluk duyan, çalışkan bir gençli.
D) Çocukluğundan beri şehirlere alışamamış, kendi köyündeki İnsanlarla bunların yaşama biçimi arasında farklar olduğunu görmüştü.
E) O, bir sur harabesi üzerinde çıkan yabani incir ağacı gibi biraz sıkıntılı ve şekilsiz fakat özgürce büyüyüp gelişiyordu.
(1994-ÖYS)

6. (I) Birçok sanatçı gibi o da edebiyata şiirle başladı. (II) Ölçülü olarak yazdığı ilk şiirlerinde halk şiirinin izleri açıkça görülür. (III) Bu şiirleri içeren İlk kitabı yayımlandığı zaman olumlu yankılar uyandırmasına karşın, nedense sanatçı şiiri bırakıp öykü ve roman türüne yöneldi. (IV) İlk öyküsü 1930 yılında o dönemin ünlü bir dergisinde yayımlandı. (V) Daha sonraki ürünleriyle, Cumhuriyet sonrası Türk öykücülüğünün gelişiminde köşe taşı sayılan bir sanatçı kimliğini kazandı.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangisi, ötekilere göre anlamca daha_geniş kapsamlıdır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
(1997-ÖYS)

7. Aşağıdakilerin hangisinde, ikinci cümle birincinin açıklaması değildir?
A) Dili bir kağıda benzetebiliriz. Düşünce, kağıdın ön yüzü; ses arka yüzüdür.
B) Bilgilerimizi dil yoluyla elde ederiz. Düşüncelerimizi ise dilin yapı taşı olan sözcüklerle biçimlendiririz.
C) İnsan gerçeği hepimizin malıdır. Kötü adamda da bizden bir parça var, kahramanda da.
D) Mimar Sinan'ın yapılarında olağanüstü bir bitmişlik vardır. Ne bir tuğla eksik, ne bir tuğla fazla.
E) Bazen keşke gazete olmasaydı diyorum. Gazetenin zamanımı çaldığını düşünüyorum.
(1990-ÖYS)

8. Sokaktan gelen gürültü gittikçe artıyor, ürkütücü, korku verici çığlıklara dönüşüyordu.
Bu cümledeki eylemlerde görülen dereceleniş biçimi, aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Birçok konuda onlar gibi düşünüyor, olaylar karşısında onlar gibi davranıyordu.
B) Kızdığı zaman gözü dünyayı görmeyen, huysuz biri olurdu.
C) Sorunlar, zamanında çözüm bulunmadığı İçin günden güne büyüyor, çözülmesi güç bir hal alıyordu.
D) Genç kız, dirseklerini dizlerine dayamış, derin derin düşünüyordu.
E) Bu haberi duyunca üzüldü, kimseye bir şey söylemeden sessizce odadan çıktı.
(1990-ÖYS)

9. "Bir kavramı belirlemenin başka bir yolu da onun karşıtı olan kavramı belirlemektir."
Aşağıdaki yargıların hangisinde bu yola başvurulmuştur?
A) Eleştiri, bir yapıtı belirli ölçülere göre değerlendirme, inceleme işidir.
B) Bir düşünceye saplanıp onun dışında doğru tanımayan kişilere hoşgörülü denemez.
C) Bilimsel kuşku insanoğlunu inanmaktan çok, nedenlerle düşünmeye götürür.
D) İlkel toplumların da, uygar toplumların da kendilerine özgü kültürleri olmadığı söylenemez.
E) Eleştirmen de yaratılmış bir yapıtı yorumlarıyla zenginleştiren bir sanatçı sayılır.

10. Romanını okuyup bitirdim. Hele biraz zaman geçsin, hazmedeyim. Neler kaldı, neler gitti? Bunları saptadıktan sonra bildireceğim görüşlerimi.
Böyle diyen bîr kişi için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Düşüncelerini açıklamadan önce, başkalarıyla tartışarak doğrulamak ister.
B) Ayrıntılı olarak düşünmenin gereğine inanır.
C) Zaman içinde görüşlerin değişebileceğini düşünür.
D) Düşüncelerini hemen açıklamaktan kaçınır.
E) İzlenimlerini yorumlayıp değerlendirme eğilimindedir.
(1999-ÖSS)

11. Sanatçı, "Bebek" hikayesini dokuz kez yazdığını dokuzunda da değişik hikayeler ortaya çıktığını söylüyor.
Sanatçının bu sözünden aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılabilir?
A) Bir yazarın başarısı neyi, niçin yazdığını bütün yönleriyle bilmesine bağlıdır.
B) Yazar, üzerinde çalıştığı konuya göre bir anlatım biçimi seçmelidir.
C) Yazar, sözcükleri seçip kullanırken onlara yeni anlamlar yükleyerek dilin olanaklarını zenginleştirmelidir.
D) Yazar, anlatımını seslenmek istediği okur kitlesinin düzeyine göre biçimlendirmelidir.
E) Bir yazarın aynı konuda değişik hikayeler çıkarması onun yaratma gücünü gösterir.
(1995-ÖSS)

12. Aşağıdakilerden hangisinin sonuna, "Bu nedenle söz konusu yapıt çok okunmuş ve defalarca basılmıştır." cümlesinin getirilmesi anlam akışı yönünden uygun olmaz?
A) Yapıtın, yazıldığı döneme göre, sade ve anlaşılır bir dili vardır.
B) Yapıtta, eski eğitim uygulamaları, kahramanın bakış açısından, etkileyici bir anlatımla yargılanmaktadır.
C) Yapıtta, içinde bulunulan ortamla insanın psikolojik durumu arasındaki ilişki açıkça görülmektedir.
D) Yazarın, tarihsel olaylardan yola çıkarak oluşturduğu bu yapıtta, gerçeklerin payı büyüktür.
E) Belirli bir kesime seslenen bu yapıtta terimlere dayalı bir anlatım kullanılmıştır.
(1999-ÖSS)

13. Yeni bir roman yazacağım zaman duraksarım, çünkü bu romanda, üslubun ve konuya bakış açısının daha önce yazdıklarımdan farklı nitelikler taşıması gerektiğini düşünürüm.
Bu sözleri söyleyen bir romancıdan aşağıdakilerden hangisi beklenir?
A) Kendinden önce hiçbir romancının işlemediği özgün konulan seçmesi
B) Konuyla anlatım biçimi arasındaki ilişkiyi göz önünde bulundurması
C) Bir romanın sanatsal değerini belirlemede, konunun önemli bir etken olduğuna inanması
D) Sanatta kalıcılığın, alışılmış yöntemlerin dışına çıkmakla sağlanacağına inanması
E) Her romanında konuyu, değişik bir yaklaşım ve anlatımla işlemek istemesi
(1997-ÖSS) 1. “Renk” sözcügü asagidaki cümlelerin hangisinde baska sözcüklerle kaliplasarak “nese, canlilik
ve degi***lik kazandirmak” anl----- gelen bir söz grubu olusturmustur?
A) Bir gün de, ise daha fazla renk vermis olmak için eve büyükçe bir kutu getirdi ve bu

kutuda dinamit oldugunu gizlice hanimina söyledi.
B) Albümde rengi uçmus, kenarlari yenmis, yirtilmaya yüz tutmus bir fotografi vardi.
C) Kadinlar, bu defa onu dükkanin kapisinda yakaladilar, ayni seyi ona açtilar, o renkten

renge girdi, bir sey söyleyemedi.
D) Sanat sahsi oldukça, sahislarin renk renk bir kalabalik oldugu anlasildi.
E) Renkli bir yasantisi vardi, dostlari çok, parasi çok, eglencesi yerindeydi ama yine de

mutlu saymiyordu kendini.

2. Sözün pisirilmesi ne hos bir eylem (I). Yasamin anlami ancak o zaman kendini gösterir (II). Böyle
bir ortamda insan duydugu sevinçle islerini tikir tikir yürütür (III). Baskalarina karsi utanilacak
davranislardan uzaklasmis olur (IV). Sözü tavina getirip söylemek gerekir (V). Sözünü bilen
kisiler ne saygi duyulasi insanlardir (VI). Birinci cümledeki alti çizili sözle anlamca özdes bir söz
hangi cümlede kullanilmistir?
A) II. B) III. C) IV. D) V. E) VI.

3. Asagidaki cümlelerde geçen alti çizili sözcüklerden hangisi mecaz anlamiyla kullanilmistir?
A) Uyaninca bütün yildizlarin söndügünü gördüm.
B) Söktügün bu vidayi atma, isimize yarayabilir.
C) Izmir’in varlikli ve soylu ailelerinden birinin tek erkek çocuguydu.
D) Onu biraz üzdüm ama pisman olup özür diledim.
E) Yolcularin birçogu renksiz insanlardi, kimse tanimiyordu onlari.

4. Asagidaki alti çizili sözcüklerden hangisi gerçek anlami disinda kullanilmistir?
A) Bu binanin biçimi benim hosuma gitmedi.
B) Oraya yapacagimiz geziyi haftaya biraktik.
C) Dikkatle dinledim ama söylediklerinden birsey anlayamadim.
D) Gelenlerin arasinda bellerini dogrultamayacak kadar yasli olanlar da vardi.
E) Evi, sade sesiyle degil vücudu ile de doldurdu.

5. “Yürümek” sözcügü asagidaki cümlelerin hangisinde “mecaz anlamiyla” kullanilmistir?
A) Yaslica bir erkekle biraz sismanca bir kadin, göle dogru yürüyorlardi.
B) Edinilen bilgilere göre iklim degistikçe buz daglari güneye dogru yürüyormus.
C) Çocuk daha bir yasina basmadan yürüdü.
D) Nisan ayinda dallarin en uç kisimlarina bile su yürür.
E) Önceleri korkuyordu ama simdi nesesi yerinde çünkü isleri iyi yürüyor.
Atirpan
Atirpan
Yönetici
Yönetici

Kadın
Mesaj Sayısı : 478
Yaş : 100
Nerden : izmir
Kayıt tarihi : 25/10/07

http://edebiyatsever.blogcu.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Gülenyüz ...

Mesaj tarafından Atirpan Paz Mayıs 04, 2008 8:11 pm

1 "Radyonun SESİ cızırtılı çıkıyordu."Cümlesinde büyük harfle yazılı sözcük soyut anlam mı? Somut anlamda mı kullanılmıştır? Somut anlama
2 "Ülkemiz BEYİN göçünden etkileniyor."cümlesinde büyük harfle yazılı sözcük hangi anlamda (gerçek,mecaz ,yan)kullanılmıştır? Mecaz anlamda
3 "Bu işte onun PARMAĞI var."cümlesinde büyük harfle yazılı sözcük soyut mu?somut mu? Anlam kazanmıştır? Soyut anlamda
4 (1.Cümle)Yağmurda dolaşmak insana huzur veriyor.(2. Cümle)Romanda çocuğunu kaybeden bir anne anlatıyor.Yukarıdaki cümlelerden hangisi öznel bir nitelik taşımaktadır? 1. Cümle
5 (1.Cümle)Yağmur yağsa da top oynarız.(2.Cümle)İnsan istedi mi her şeyi başarır.Cümlelerinden hangisi şart cümlesidir? 2. Cümle
6 (1.Cümle)Yazmaktan vazgeçtiğini düşünelim.(2.Cümle)Geç kaldık,ders başlamış olabilir.Cümlelerden hangisi bir varsayım cümlesidir? 1. Cümle
7 "Burada güneş Orda yağmur Güneşte de güzel dünya Yağmurda da Şükürler olsun tanrım Şükürler olsun sana Verdiğin hayat pırıl pırıl" Yandaki şiirin teması nedir? Yaşama sevinci
8 "(1)Çalışan insanın dinlenmesi gerekir.(2)Çok çalışan dinlenir.(3)Çünkü yorgun ve dinlenmeye ihtiyacı olan adam,hiçbir yararlı iş yapamaz.(4)Uykusuz geçirdiğimiz bir geceden sonra beynimizin neredeyse çalışmayı reddettiği o korkunç sabahları hepimiz biliriz." Paragrafın bütünlüğüne uymayan cümle hangisidir? 2.Cümle
9 "(1)Tiyatrosuz bir toplum, yeni doğmuş bir çocuk sayılır. (2)Daha dile gelmemiş,henüz ilk kelimesini öğrenmemiş bir cocuk. (3)Tiyatronun en büyük gücü "sözdedir." (4)Tiyatroda seyircinin kana kana içeceği bir söz yağmurudur;ruhlarını yıkayan bir söz tufanıdır." Numaralanmış cümleler iki paragrafa bölünmek isterse ,ikinci paragraf hangi cümle ile başlar? 3 numaralı cümle ile
10 "Akşam söylediğin sözlere çok kırıldım." cümlesinde "kırıldım" kelimesi hangi anlamda kullanılmıştır? Mecaz anlam.
11 (Ağrı, sağ, sol, ölüm) kelimelerinin hangisinin sesteşi yoktur? Ölüm.
12 "Bir elin nesi var, iki elin sesi var" ata sözünün konusu nedir? Birlik ve beraberlik, dayanışma.
13 1-Öğle üzeri sıcak iyice arttı.2-Etrafta hiç kimseler kalmadı.3-Sokaklar derin bir düşünceye dalmış gibiydi.4-Az sonra sessizliği bir kedi miyavlaması bozdu./ hangi cümlede yorum vardır? Sokaklar derin bir düşünceye dalmış gibiydi.
14 Çöp bidonları devrilmiş, kediler çevresinde saldırgan duruyor.buralar bir daha düzenlenmeyecek gibi dağınık çürümüş ve pastan dökülmüş demir kapılar, basamakları kırılmış dökülmüş kapı eşikleri, iyice kapatılmış bir daha açılmayacakmış gibi duran sokak kapıları... Bu parçada hangi anlatım yolundan faydalanılmıştır? Betimleme, tasvir.
15 1-Çöller 2-Cahillerin 3-En 4-Kafasındadır 5-Büyük Yanda numaralandırılmış kelimelerden anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturunuz. En büyük çöller cahillerin kafasındadır.
16 "Gülmeyi unuttun bir gül yüzünden!" Cümlesindeki "gülmeyi" ve "gül" kelimeleri arasında nasıl bir ilişki vardır? Eş sesli, sesteş.
17 (ANLAMA)(I)Lütfen bindiğiniz dalı kesmeyin. (II)Özgürlük ağacına dokunmayın. (III)O ağacı korumak, dar kafalıksa evet dar kafalıyım. Yukarıdaki cümlelerin hangisinde bir şeyi kabullenme söz konusudur? III. Cümlede
18 ''Ahmet de kazandı Mehmet de (I). Hem de dert yanıyor (II). Yolu yarılandık da bitiremedik (III). Sanıldığı kadar da iyi değil (IV).'' Yukarıdaki cümlelerden hangisi eşitlik ifade eder? I. Cümle
19 (I)Sema'nın annesi hastalanmış. (II)Bu elbise size yakışmış.(III)Kitap en iyi arkadaştır.(IV)Türkiye'nin en iyi hikayecisi Ömer Seyfettin'dir. Cümlelerinin hangisinde nesnellik söz konusudur? I.Cümle
20 "Kara haber tez duyurulur." cümlesinde "kara"kelimesinin zıttı nedir? iyi
21 Kim bitirecek peki bu savaşı? Cümlesindeki "bitirecek" sözcüğü hangi anlamda kullanılmıştır? sona erdirmek,bitirmek
22 "dolu,yaz,yüz,suç" sözcüklerinden hangisinin sesteşi yoktur? suç
23 Karşı duvardaki tahtalara ok talimlerinin çeşitli nişangahları çizilmiş,köşedeki çınarın dallarına kılıç eğitiminde kullanılan inceli kalınlı tellere sarılmış kar keçeleri,urganlar,içi yapağı dolu torbalar asılmıştı." Parçada nasıl bir anlatım biçiminden yararlanılmıştır? Betimsel (Tasvirci)
24 "Güneşli,sessiz,aydınlık,çok güzel bir gün. Kar erimiş,her yanda canlılık,sevinç,mutlu yüzler,gülümseyişler,kahkahalar…Fıskıyelerden fışkıran sular güneşin altın rengini gökyüzünün de maviliğini alarak havada kemerler kurmaktaydı.Güneş ılık ılık öpücükler konduruyordu." Parağrafta (işitme,görme,tatma,dokunma) duyularımızdan hangisine yer verilmemiştir? Tatma
25 (I)Uygar ve kültürlü bir insan olmak için çok okumalı,ders kitapları ile yetinmemeliyiz.(II)Uygarlık,bizden önceki kuşakların biriktirdiği bilgi ve anıların toplamıdır.(III)Biz,uygarlığa o kuşakların kitaplarını okumala katılabiliriz.(IV)Uygar bir insan olmanın biricik yolu okumaktır. Parağrafta geçen numaralanmış cümlelerden hangisinde kavram,açıklamasıyla birlikte verilmiştir? II
26 (1) Şair yeni bir şiir kitabı yayınladı. (2) Kitap,şairin geleneksel şiir kalıplarını kullanarak yazdığı şiirlerden oluşuyor.(3) Bu şiirlerde kimi zaman,şairin insanı çok derinden etkileyen sesini duyuyoruz.(4)Kitaptaki şiirlerin çoğu sevgi,ayrılık,özlem gibi kişisel temalar üzerineyazılmış. Numaralanmış cümlelerden hangisi kanıtlanabilirlik açısından farklıdır? (3) NUMARALI CÜMLE (ÖZNEL YARGILI CÜMLE)
27 (I) Ana oğul sefalete düştüler.(II) Annesi ev eşyasına varıncaya kadar herşeyini satar.(III) Sonunda evlerinden de çıkarlar.(IV) Kadıncağız bu yaşta dikiş nakış işleri yaparak geçinmeye çalışır.(V) Ali Bey ise keyfi için kırk paraya arzuhal yazar. Sebep sonuç ilişkisi ile bağlı olan iki cümle hangisidir? I. Ve II. CÜMLE (AÇIKLAMA : II.CÜMLEDEKİ ANNENİN EV EŞYASINA VARINCAYA KADAR SATMASININ SEBEBİ OLARAK I. CÜMLEDEKİ SEFALETE DÜŞMEDİR.
28 - I.ve özellikle -II. MehmetAkif - III.çalışkan,bilgili - IV. İnandıklarını yaşayan - V. bir insandı. Yukarıdaki sözcük gruplarıyla anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturulduğunda sıralama nasıl olur? II , III , I , IV , V Mehmet Akif çalışkan,bilgili ve özellikle inandıklarını yaşayan bir insandı.
29 Adeta yeşil denizin ortasındayız.Çiçeklerin sarısı,uzaktan bu yeşil denizin yakamozları gibi ahenkle titreşiyor.Yüzlerce çiçeğin kokusuyla başımızı döndürecek sanki.Bir an gözlerimi kapatıp rüzgarın,börtü böceğin sesini dinliyorum. Bu parçada duyu organları ile ilgili ayrıntılardan hangilerine yer verilmemiştir? DOKUNMA - TATMA
30 (1) İnsan,rüyalarıyla yaşar.(2) İnsanlar gibi uluslarında rüyaları vardır.(3) Toplumda rüya yorumlayan insanlara rastlamak mümkündür.(4) Geleceğe ait olarak birey ve toplumun rüyaları uyuşursa, ortaya mutlu bir ulus çıkar. Bu parçada numaralandırılmış cümlelerden hangisi anlam akışını bozmuştur? ( 3 ) NUMARALI CÜMLE
31 Sabahın serinliği var her yerde .Güneşin altın sarısı ışıkları,durgun gölün üzerinde parıldıyor.Gün ağarınca odalar daha iyi seçiliyor.Ta ilerde onlarca martı,mavi gölün üzerinde uçuşuyor.Tepeli pelikan,karabatak,yalı çapkını,martılar gölün üzerinde süzülüyor. Bu parçanın anlatımında hangi anlatım çeşidi kullanılmıştır? BETİMLEYİCİ ANLATIM
32 "Eş dost - ev bark - kılık kıyafet - yalan yanlış" Yukarıdaki ikilemelerden hangisi yapılışı yönüyle diğerlerinden farklıdır? KILIK - KIYAFET / EŞ ANLAMLI SÖZCÜK
33 " - Osmancık - yazı - roman " Yukarıdaki sözcükleri genelden özele doğru sıralayınız. YAZI - EDEBİYAT - ROMAN - OSMANCIK
34 "beceri - başarı - ustalık - hüner" Yukarıdaki sözcüklerin üçüyle bir grup oluşturulduğunda hangisi dışta kalır? BAŞARI
35 Amacı olayları anlatmak, okuyucuyu belli bir olayın ya da olaylar dizisinin edebiyat içinde yaşatmak olan anlatım biçiminin adı nedir? Öyküleme
36 "Atasözleri gibi özlü, derin anlamlı, çoğu mecazlı; ancak söyleyeni belli sözlere" ne denir? Vecize
37 " Bir kent hikayecisidir. Haldun Taner; gördüğü, görebildiği evrelerin gözlemlerini kullanarak, olayları uzak planda yan yana getirerek bileşimci, ince bir yergi gücüyle eleştirmiştir. Ne kendisini anlatmıştır; ne görmediği, bilmediği çevreleri…"
Bu parça hangi anlatım biçimi ile yazılmıştır? Açıklama
38 "Kapımızı çalan yok, dilencilerden başka./
Tek bir satır mektup gelmiyor, hiç kimseden/
Sokaklara çıkıp da boşuna bir şeyleri arama./
Görmezden geliyor seni, eskiden gözlerinin içine giren."
Dörtlüğün teması nedir? Yalnızlık
39 "Şırıl şırıl, hırıltı, miyav, kızartı" sözcüklerinden hangisi yansıma sözcük değildir? Kızartı
40 Düz yazıdaki ana düşüncenin şiirdeki karşılığı nedir? Tema
41 " Hava güneşli; üzerindeki oturduğumuz kumsal, rüzgârlı idi. Güneşin ışınları ile denizin üzerinde büyük gölgeler kımıldanıyor, palmiyelerin yarattığı ışıltılar, denizin engin derinliklerinde kayboluyordu."
Bu parça hangi anlatım biçimi ile yazılmıştır? Betimleyici Anlatım
42 "Ormanlar - komisyon - delegeler - aile " sözcüklerinden hangisi topluluk adı değildir? Delegeler
43 " Soğukta kadıncağız çöp topluyordu." cümlesinde yer alan "-cağız" ekiyle belirtilmek istenen duygu nedir? Acıma
44 Nasrettin Hoca,İncili, Çavuş…vb. fıkralar; zeka oyunlarıve ince anlamlı sözlerle doludur.Bu fıkralarda ana düşünceyi içeren böyle sözlere ne ad verilir? Nükte
45 "Bu projeyi de bitirdik mi her kesimden müşterimiz olacak." cümlesinde "mi" nin cümleye kattığı anlam nedir? Zaman
46 "Bütün sınıf, öğretmenin anlattıklarına kulak kesilmişti." cümlesindeki deyimin anlamı nedir? Dikkatle dinlemek
47 "Annemin kulağına gizlice sırrımı fısıldadım." cümlesinde hangi sözcük gereksiz kullanılmıştır? gizlice
48 "Bizim çocukların mahallede dün yaptıkları maçtan sizin haberiniz yok." cümlesinden hangi sözcük çıkarılırsa anlam bozulmaz? sizin
49 "İşi yapar görünse de aklı başka yerde olmak" anlamına gelen deyim hangisidir? Eli işte gözü oynaşta
50 "Buz gibi su içtik" cümlesinin benzetme yönünü ifade eden kelime hangisidir? Soğuk
51 "Yergi" kelimesinin zıt anlamı nedir? övgü
52 "Güzel olan her şeye layıksınız.Özgürlük de bir güzelliktir.Alkole,sigaraya,uyuşturucuya tutsak olmayın!" Parçada anlatılmak istenen düşünce nedir? Zararlı alışkanlıklar, insan özgürlüğünü de kısıtlar.
53 Öğrencilerimiz şu anda, çiçeği burnunda taze bilgilerle yüklü idiler. Cümlesindeki sözcüklerden hangisinin kulanımı gereksizdir? idiler
54 “Suyu devirmiş kediye döndü “ cümlenin anlatım bozukluğunun nedeni nedir? Deyimin yanlış kullanımı
55 ”Resim salonunun (1) kapısı (2) ardına kadar açıldı ve (3) ben (4) içeriye süzüldüm.” cümlesinde birden sözcüğü hangi numaralı yere getirilmez. (1)
56 Çitlembiğin altındaki tulumbaya yaklaştı.Kollarını sıvadı.Kasketini ağaçtaki çiviye astı.Onu gören arkadaşı, ayağa kalktı, havluyu alıp, yürüdü:”Çekeyim mi tulumbayı” dedi. Paragrafta nasıl bir anlatım biçimi kullanılmıştır Öyküleme
57 Sevda başımda ateş, gurbet içimde düğüm...-
Yangında çıkan eşya gibi kırık döküğüm.
N.F.KISAKÜREK
Dizelerinde nasıl bir duygu anlatılmak istenmiştir? Sitem
58 ”Fırtınalar koparken git de seyret denizi,
Atirpan
Atirpan
Yönetici
Yönetici

Kadın
Mesaj Sayısı : 478
Yaş : 100
Nerden : izmir
Kayıt tarihi : 25/10/07

http://edebiyatsever.blogcu.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Gülenyüz ***

Mesaj tarafından Atirpan Paz Mayıs 04, 2008 8:12 pm

Gökleri bir dev gibi doldurur iniltisi.”mısralarında inleyen nedir? Deniz
59 Semaver,Son Kuşlar, Hişt ve Alemdağda Var Bir Yılan gibi öyküleri ile tanınmış yazarımız kimdir? SAİT FAİK ABASIYANIK
60 Bir konuyu okuyucuyu sıkmadan , onunla konuşuyormuş gibi doğal ve samimi bir dille anlatan ,gazete ve dergilerde yayınlananfikir yazılarına ne ad verilir? SOHBET(SÖYLEŞİ)
61 Evet evet birkaç gün sonraydı.Çok da iyi hatırlamıyorum. Yine toplantı günüydü, kulüpte tanışmıştık. Yeni şiirlerini okuyordu.Masanın üzerinde bir yığın kağıt gördüm. Bu parağrafta anlatım biçimlerinin hangisinden yararlanılmıştır? ÖYKÜLEME (ÖYKÜLEYİCİ ANLATIM)
62 Burdur'a bağlı Yeşilova ilçesinin Akça köyünde 1929 yılında doğdum.Altı çocuklu , az topraklı bir köylü ailesinin yukarıdan ikinci çocuğuyum. Babam Veli,Yemen'de seferberlikte askerlik yapmış,yaralanmış,esir düşmüş." Bu yazının türü nedir? OTOBİYOGRAFİ( ÖZ YAŞAM ÖYKÜSÜ )
63 Bu konuyu uzun uzun düşündüm." cümlesinde ikilemenin cümle öğesi olarak görevi nedir? ZARF TÜMLECİ(BELİRTEÇ TÜMLECİ)
64 Bir konuda bilgi vermek, bir düşünceyi ispatlamak amacıyla yazılan fikir yazılarına ne denir? MAKALE
65 Hayatın hem iyi , güzel yönlerini hem de acı ve kötü yönlerini ele alan tiyatro çeşidi nedir? DRAM
66 "Sınıfa yeni gelen öğrenci çok geçmeden arkadaşlarına ısındı." cümlesinde hangi kelime mecaz anlamlıdır? ISINDI
67 Halkımızın yüzyıllar boyunca karşılaştığı olayları,deneyimlerini ve benimsediği değerleri bir öğüt niteliğinde belirten özlü sözlere ne denir? ATASÖZÜ
68 "Ağacın dalı kırlımış." cümlesindeki "dal" kelimesi kelime anlamı yönüyle ne tür kelimedir? Sesteş kelime (Eş sesli)
69 "Türkçe dersinden sınav olduk." Cümlesindeki "sınav" kelimesinin eş anlamlısı (anlamdaşı) nedir? İmtihan
70 "Ağaç" kelimesi, kelimenin anlam kapsamı yönüyle hangi anlamlı bir kelimedir? Genel anlamlı kelime
71 "Bu kitabın anlaşılmayan, ağır bir dili var." cümlesi anlam yönüyle ne tür bir cümledir? Eleştiri cümlesi
72 "Kar yağınca hava birden soğudu." cümlesi anlam yönüyle nasıl bir cümledir? Sebep-sonuç cümlesi
73 "Aç doyuran aç kalmaz." atasözünün konusu nedir? Cömertlik
74 "İnsanları yücelten, bir kişilik kazanmasını sağlayan, saygıdeğer yapan, yaptığı, başardığı işlerdir. Hayatını buluşları ile süsleyen kişiler yaptıkları işlere göre değer taşır."paragrafı bir kompozisyonun hangi bölümüdür? Giriş bölümü
75 "Zekanın kuvvetiyle, çoğu zaman zor olan meseleler halledilmiş ve aşılmaz sanılan kaleler yerlere serilmiştir. Platon bunu şöyle ifadelendirir. "Yeryüzünde iki kuvvet vardır: Kılıç ve Zeka: Çok zaman kılıç zekaya mağlup olmuştur."bu parağrafta düşünceyi geliştirme yollarından hangisi kullanılmıştır? Tanık gösterme
76 "Okuyucuyu sıkmayan, sürükleyici bir anlatıma sahip olma" iyi bir yazının özelliklerinden hangisidir? Akıcılık
77 "Ahmet Bey, kaleme aldığı yazının önemli bir bölümünü onun portresine ayırmıştı." cümlesinde hangi sözcük "terim" anlamında kullanılmıştır? Portre
78 "Öğretmen sınıftaki öğrencilerin ödevlerini tek tek kontrol etti." cümlesinde "kontrol etti" sözcüğünün anlamdaşı nedir? Denetlemek
79 "Bacasız sanayi, ekonomimizin önemli gelir kaynaklarındandır." cümlesinde "bacasız sanayi" söz gurubu ile anlatılmak istenen kavram nedir? Turizm
80 "Ben balık tutmayı çok severim, babm ise kitap okumayı çok sever." cümlesinde karşılaştırılan unsurlar nelerdir? Babası ve kendisi
81 "Yazı, insanların duygu, düşünce ve isteklerini iletmek için yararlandıkları bir anlatım aracıdır." cümlesinde tanıtılan kavram nedir? Yazı
82 Doğruluğu ya da yanlışlığı kişiden kişiye değişmeyen, kanıtlanabilir bir özellik taşıyan yargılara ne ad verilir? Nesnel Yargı
83 Çaldere köyünden güneş batarken geniş yapraklı incir ağaçlarının dallarını koyu bir kızıllık kaplar. Yeşille kırmızının birleşmesinden doğan bu renk yağmuru gözleri kamaştırır. Sazları arasından süzülen dere, köyün dört saat uzağındaki ırmağa kavuşmak için dümdüz ova üstünde mavi bir şerit gibi uzanır. Kırmızı fesli sakalar, haki elbiseli tarla kuşları, yeşil cüppeli ağaçkakanlar bir an evvel huzura kavuşmak için ormandaki yuvalarına doğru uçuşurlar. Yukarıdaki yazısında anlatım yollarından hangisine başvurulmuştur? Betimleyici anlatım
84 Kış mevsiminden hiç hoşlanmam. Soğuğuyla, ulaşımıyla, yiyecek ve giyecekleriyle insana bir sürü sıkıntılar verir. Oysa yaz mevsimi öyle mi? Bir kere üşüme diye bir sorununuz, donma diye bir korkunuz olmaz. Bunu için de kat kat giyeceklere gereksiniminiz yoktur. Yiyeceklerimizin büyük bir bölümü de yaz mevsiminin ürünleridir. Yukarıdaki yazıda kullanılan anlatım tekniği nedir? Karşılaştırmalı anlatım
85 Soğuk bir kış günüydü. Yavaş yavaş yudumladığımız çay içimizi ısıtıyordu. Sıcak bir odada bir bebek sesi duyuldu. Dünyamıza yeni biri daha gelmişti. Adını Ali koydular. Yıllar sonra büyük bir yazar oldu. Kitapları her tarafta okunur oldu. İşte şu gördüğünüz sıcak karakterli yaşlı adam soğuk bir kış günü doğan Ali'dir. Yukarıdaki yazıda duyu organlarımızdan hangisine değinilmemiştir? Koklama
86 Ne yaz gördüm ne kış.cümlesi anlamına göre nasıl bir cümledir? Olumsuz
87 "Hey gidi koca dünya( )cümlesinin sonuna hangi noktalama işareti gelmelidir? Ünlem
88 "Ağaç yaşken eğilir."atasözünün konusu nedir.? Eğitim
89 ''Reşat Nuri'nin esrlerinde en kuvvetli sanat çizgisi;okuyucunun, onun oluşturduğu tiplerle çok kere hayatında karşılaşmasıdır.'' cümlesinde Reşat Nuri'nin oluşturduğu tiplerin hangi yönü anlatılmak istenmektedir? Gerçeğe uygun oluşları(hayatın içinden oluşları)
90 ''Teknolojinin yanlış ve kötü kullanımı doğal yaşamı kökünden sarsmaktadır.Hızla birçok canlının soyu tükenmekte ,birçok ağaç ve bitki türü yok olmakta,otlaklar ve meralar korunmamaktadır.İnsanoğlu nerede küçük bir canlı görse onu korumak yerine yok etmeye çalışmaktadır.''parçada sözü edilen durumun . Bu biçimde devam etmesi hangi sonuca neden olur? Doğal yaşamın ortadan kalkmasına
91 ''Ne olurdu,çocukluğumda tanıdığım o her şeyi bilen, bir kere öğrendiğini bir daha unutmayan meraklı ihtiyarlara benzeseydim.''Bu cümlenin anlatmak istediği duyguyu en iyi belirten kelime hangisidir? İmrenme
92 ''Artık ne gelir elimden kendimi hayata bırakmaktan başka.''Cümlesindeki ana duygu nedir? Çaresizlik
93 ''Bir sanat eseri baştan sona okunmadıkca onun değeri anlaşılmaz.''Cümlesi sanat eserinin hangi özelliğinin üzerinde duruyor? Bütünlüğü _ Tümelliği
94 ''Böyle durumlarda hislerine dizgin vurmayı bilmelisin.''Cümlesinde dizgin vurmak deyimi hangi anlamda kullanılmıştır? Kontrol etmek
95 ''Sınıfın en iyilerine ödüller verildi.cümlesinde somutlaşan soyut isim hangisidir? İyilerine
96 ''Bu konuyu anlatmaktan dilmde tüy bitti.''cümlesinde deyimin cümleye kattığı anlam nedir? Tekrar tekrar söylemekten bıkmak
97 ''Dün dershaneden izin aldım, eve gittim.'' Bu cümledeki sözcüklerden hangisinde ad aktarması vardır? Dershaneden
98 “Su akar güldür güldür
Mendilim dolu güldür
Yeri göğü yaratan
Bir gün beni de güldür.”
Yukarıdaki dörtlükte “güldür” kelimeleri tekrarlanmıştır.Yazılışları
aynı olan,anlamları farklı olan bu tür kelimelere ne ad verilir? Sesteş(eş sesli) kelimeler
99 Bir meslek,bilim veya sanat dalıyla ilgili özel ve belirli bir kavramı ifade eden sözcüklere ne ad verilir? Terim
100 En az iki kelimeden oluşan,gerçek anlamdan az çok ayrı;kısa ve ilgi çekici bir anlam taşıyan kalıplaşmış söz gruplarına ne ad verilir? Deyim
101 Kişisel duygu ve düüncelere yer verilmeyen,doğruluğu ya da yanlışlığı kişiden kişiye değişmeyen ve kanıtlanabilirlik özelliği taşıyan anlatıma ne ad verilir? Nesnel anlatım
102 Cümle içinde başkasına ait bir sözü,cümleyi söyleyenin,kendi söyleyişine göre değiştirerek aktarmasına ne ad verilir? Dolaylı anlatım
103 1.düşünce de
2.insan düşmanı demektir
3.kitap,yazılı söz;
4.kitap düşmanı
5.insanın ta kendisi olduğuna göre ,
6.söz,dile gelmiş düşünce ;
Yukarıdaki kelimelerden kurallı ve anlamlı olarak bir cümle oluşturduğumuzda
sıralama nasıl olur?( Rakamlarla sıralayın) 3-6-1-5-4-2
104 Bir şey hakkında bilgi ve haber vermek için kullanılan,bir konu hakkında ayrıntılı anlatıma ne ad verilir? Açıklayıcı anlatım
105 "Yeşil dağlar arasında Manisa ,akşamları morararak susar;ince rüzgarla dağılan ezan seslerinden sonra belde,derin bir sessizliğe dalar,karanlık basınca yamaçtaki evlerde cılız gaz lambalarının titrek ışıkları görülür." Bu parçada anlatım biçimlerinden hangisi kullanılmıştır? Betimleyici(tasvir edici) anlatım
106 Kelimelerle resim çizmeye ve varlıkların kendilerine has ayırıcı niteliklerini gözler önüne sermeye ne ad verilir? Tasvir(betimleme)
107 “Antalya o zaman da liman kentiydi.” Cümlesinde karşılaştırılanlar nelerdir? Antalya’nın dünü ve bugünü karşılaştırılmıştır.
108 “ Keşke bu işe başlamasaydım.” Cümlesine hakim olan duygu nedir? Pişmanlık
109 "Bal tutan parmak yalar" ifadesinde mecaz anlamda kullanılan kaç sözcük vardır. 4(hepsi)
110 “Bu işi zamanında bitiremezsek hepimiz yandık.” Cümlesinde hangi kelime gerçek anlamının dışında kullanılmıştır? Yandık
111 “pahalı-dar-aç-ucuz-tok-bol-geniş” kelimeleri arasında bir eşleştirme yapılırsa hangi kelime dışarıda kalır? Bol
112 “Zahmet çekmeden elde edilen şeylerin kıymeti bilinmez.” Cümlesindeki altı çizili kelimelerin yerine hangi kelimeler yazılırsa anlam değişmez? zorluk,eziyet,sıkıntı---değeri
113 Kitle iletişim araçları, kitleleri bilgilendirmek ya da onları hızla değişen dünyanın temposundan kaynaklanan rahatsızlıktan kurtarmak için hoşça vakit geçirmekten, sistematiği belirlenmiş akımların içine sürüklenmeye kadar bir çok amaca hizmet etmeye başladı.” Paragrafın konusu nedir? Kitle iletişim araçlarının işlevi
114 Kokuşmuş bir körfez, körfezin içinde birkaç kayık, ötüşerek karnını doyurmaya çalışan martılar, denizi, dağları,büyük bir tehlikeye atan insanlar, tüm bunlar beni bir hayli düşündürdü. Sonra bir rüzgar soğuk soğuk esti.” Paragrafta hangi duyumuzla ilgili bir ayrıntıya yer verilmemiştir Tatma
115 Türkçe’den katledilip ölüme mahkum edilen kelimelerimiz, çok iyi bilinmelidir. Çünkü onlar savaşta birer birer şehit edilen neferlerimiz gibidir. Türkçe kurtarılmadan Türkiye kurtarılamaz.” Parçanın anlatımında hangi düşünceyi geliştirme tekniği kullanılmıştır? Benzetme
116 Bilim,sanat ve meslek dallarındaki kavramların karşılıkları olan kelimelere ne ad verilir? TERİM
117 "Köpek,Çomar,Hayvan,Kangal Köpeği" kelimelerini genelden özele sıralayın? Hayvan,Köpek,Kangal Köpeği,Çomar.
118 "Hepimiz onun düşüncelerine katıdık."Cümlesinde soyut anlamlı kelime hangisidir? DÜŞÜNCE
Atirpan
Atirpan
Yönetici
Yönetici

Kadın
Mesaj Sayısı : 478
Yaş : 100
Nerden : izmir
Kayıt tarihi : 25/10/07

http://edebiyatsever.blogcu.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Gülenyüz ---

Mesaj tarafından Atirpan Paz Mayıs 04, 2008 8:12 pm

Gülücük
Atirpan
Atirpan
Yönetici
Yönetici

Kadın
Mesaj Sayısı : 478
Yaş : 100
Nerden : izmir
Kayıt tarihi : 25/10/07

http://edebiyatsever.blogcu.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Gülenyüz --

Mesaj tarafından Atirpan Paz Mayıs 04, 2008 8:14 pm

. Aşağıdakilerden hangisi Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatının genel özellikleri arasında yer almaz?

A) ****** devrimlerinin savunuculuğu yapılır ve bu
devrimler yaygınlaştırılmaya çalışılır.

B) Tabiat tasvirleri gerçeklikten uzak ve subjektiftir.

C) Şiirlerde genellikle hece vezni kullanılır.

D) 1930’a kadar Milli Edebiyat çizgisinde gelişir. Bu tarihten sonra toplumcu – gerçekçi bir çizgiye yönelir

E) Anadolu insanının sorunları eserlerde işlenir.

2. Aşağıdakilerden hangisi Garip akımının özellikleri arasında yer almaz?

A) Esin kaynağı olarak Batı’yı almışlardır.

B) Ölçü, uyak ve sanatlı söyleyiş gibi gelenekleri tümüyle reddetmişlerdir.

C) Gülmece ve ince yergi şiirin temel öğesi olmuştur.

D) Konuşma dilinden ayrı bir dil kullanmışlardır.

E) Sürrealizm akımından etkilenmişlerdir.

3. Aşağıdakilerin hangisinde Garip Akımı’nın temsilcileri bir arada verilmiştir?

A) O. Veli Kanık – O.Rifat Horozcu – M. Cevdet Anday

B) O.Veli Kanık – Cemal Süreya – Edip Cansever

C) F. Nafiz Çamlıbel – N. Fazıl Kısakürek – Ece Ayhan

D) Osman Saba - M. Cevdet Anday – Yahya Kemal

E) A. Muhip Dıranas – A. Kutsi Tecer - Edip Cansever

4. 1930’lu yıllarda bir grup genç bir araya geldiler. “Canlılık, samimiyet ve daima yenilik” ilkesini benimsediler. Hececilerin elinde tıkanan şiirimize yeni ufuklar açmayı amaçladılar. Cevdet Kudret, Sabri Esat Siyavuşgil, Yaşar Nabi Nayır gibi tanınmış sanatçılardan oluşmuş bu grup şiirimize istedikleri gibi bir yenilik getiremediklerinden kısa sürede dağıldı.

Bu parçada sözü edilen edebi topluluk aşağıdakilerden hangisidir?

A) Yedi Meşaleciler B) Birinci Yeniler C) İkinci Yeniler D) Fecr- i Ati topluluğu E) Beş Hececiler

5.Aşağıdaki eserlerden hangisi Yaşar Kemal’e ait değildir?
A) İnce Memed

B) Yer Demir Gök Bakır

C) Ağrı Dağı Efsanesi

D) Sarı Sıcak

E) Saatleri Ayarlama Enstitüsü


6. “Ok” şiiri hariç bütün şiirlerini aruzla yazmıştır. Batı şiiriyle eski Türk şiirini bir noktada buluşturmayı başarabilmiştir.Şiirlerinde Osmanlı medeniyet ve kültürüne bağlı kalmıştır. Türk musikisine, İstanbul’a hayrandır. “Kendi Gök Kubbemiz, Eski Şiirin Rüzgarıyla” en tanınmış eserleridir.

Yukarıda sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Yahya Kemal Beyatlı

B) Yakup Kadri Karaosmanoğlu

C) Tevfik Fikret

D) Mehmet Akif Ersoy

E) Faruk Nafiz Çamlıbel

7. Aşağıdaki yazar – eser eşleştirmelerinden hangisi doğru değildir?

A) Reşat Nuri Güntekin – Şıpsevdi

B) Orhan Veli Kanık – Vazgeçemediğim

C) Kemal Tahir – Devlet Ana

D) Memduh Şevket Esendal – Ayaşlı ve Kiracıları

E) Ahmet Hamdi Tanpınar - Huzur

8. Cumhuriyet Dönemi’nin tanınmış şairlerindendir. Fransız Sembolist Baudeleire’in etkisi altında kalmıştır. Şiirlerinde Türkçenin sıcaklığını ve akıcılığını bulmak mümkündür. Hece ölçüsü ile şiirler yazarken uyağa sıkıca bağlıdır. Şiirlerinde etkili bir lirizm vardır. “Ömrümde Sükut”, “Düşten Güzel” , “Sonrası” en tanınmış şiir kitaplarıdır.

Yukarıda sözü edilen şair aşağıdakilerden hangisidir?

A) M. Cevdet Anday

B) Enis Behiç Koryürek

C) Yahya Kemal Beyatlı

D) Cahit Sıtkı Tarancı

E) Ahmet Haşim

9. Çeşitli gazetelerde başyazrlık yaptı.Daha çok gezi ve anı türlerinde eserleri vardır. Yazılarıyla Milli Mücadele’yi destekleyen yazar, ****** devrimlerinin de savunucusu olmuştur. “Çankaya”, “Zeytin Dağı” , “Ateş ve Güneş” , “Baş veren İnkılapçı” eserlerinden bazılarıdır.

Yukarıda sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ahmet Rasim

B) Sait Faik Abasıyanık

C) Sabahattin Eyuboğlu

D) Falih Rıfkı Atay

E) Memduh Şevket Esendal

10. “Kırgızistan Türk edebiyatının dünyaca tanınmış yazarıdır. Dünyada en çok okunan romancılar arasında yer alır. Eserlerinde doğa, aşk ve vatan sevgisi geniş yer tutar. İlhamını Manas ve diğer Kırgız destanlarından ve efsanelerinden alır. “Cemile” adlı romanı dünyada bütün zamanların en çok okunan aşk romanı seçilmiştir. Sanatçıya Sovyetler Birliği’nde en değerli edebiyat ödülü sayılan Lenin Ödülü verilmiştir.”

Yukarıda sözü edilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?



A) Cengiz Aytmatov

B) İsmail Gaspıralı

C) Ata Atacanoğlu

D) Aybek

E) Abdurrahim Dede

11. Aşağıdakilerden hangisi İkinci Yeni topluluğu için söylenemez?

A) Servet-i Fünun edebiyatına karşı bir tepki olarak

doğmuştur.

B) Görünümü, eşyayı, insanı Gerçeküstücülerden daha da

aşırıya giderek soyutlamışlardır.

C) Söyleyişe anlamdan daha fazla önem vermişlerdir.

D) Şiirde felsefi yaklaşımlara yer verilmemiştir.

E) Ölçü, kafiye ve biçim unsurlarıyla ahenk sağlamak

yerine musiki ve anlatım zenginliği ön plana

çıkarılmalıdır.

12. Attila İlhan’ın öncülüğünü yaptığı bir akımdır. Garip şiir akımının tersine şiirde sanatlı ve şairane bir söyleyişi benimsemişlerdir. Bu akım adını Attila İlhan’ın çıkardığı bir dergiden almıştır.
Yukarıda sözü edilen edebi topluluk aşağıdakilerden hangidir?

A) Maviciler

B) İkinci Yeniler

C) Beş Hececiler

D) Yedi Meşaleciler

E) Fecr- i Ati topluluğu

13. … ,deniz edebiyatımızın ünlü hikaye ve romancısıdır.

Edebiyatımızda deniz çığırını açmış, sürgün olarak gittiği Bodrum’da deniz insanlarını, Bodrum’u ,Ege denizinin efsanelerini, Akdeniz savaşlarını, lirik bir dille anlatmıştır.
Onun eserlerinde denizle ilgili her şeyi bulmak mümkündür.
Bu parçada tanıtılan edebiyatçımız aşağıdakilerden hangisidir?
A) Cevat Şakir Kabaağaçlı

B) Ahmet Muhip Dıranas

C) Memduh Şevket Esendal

D) Falih Rıfkı Atay

E) Haldun Taner

14. Aşağıdakilerden hangisinde verilen eser karşısındaki sanatçıya ait değildir?
A) Dostlar Beni Hatırlasın – Aşık Veysel

B) İnce Memed – Yaşar Kemal

C) Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım – Haldun Taner

D) Rahatı Kaçan Ağaç – Melih Cevdet Anday

E) Kaldırımlar – Ahmet Kutsi Tecer

15. Aşağıdakilerden hangisi edebiyat türü bakımından ötekilerden farklıdır?

A) Kanlı Topraklar B) Yorgun Savaşçı

C) Otuz Beş Yaş D) Huzur E) Yaprak Dökümü

16. Aşağıdakilerden hangisinde bir bilgi yanlışlığı vardır?
A) Cumhuriyet Edebiyatı, Milli Edebiyat’ın konu ve

öz bakımından devamı niteliğindedir.

B) Garip akımı İkinci Yeni akımına karşı bir tepki

olarak doğmuştur.

C) Türk hikaye ve romanı 1930’dan sonra toplumcu

gerçekçi bir çizgiye yönelir.

D) “Hayat” dergisi 1926’da Cumhuriyet ideolojisini

yaygınlaştırmak göreviyle çıkarılmıştır.

E) Birinci Yeniler, ölçü, uyak ve sanatlı söyleyişi
tümüyle reddetmiştir.

17.
I. Yedi Meşaleciler, Verlaine, Mallerme, Baudelaire gibi Fransız şairlerini önek almıştır.

II. Yedi meşaleciler, hece ölçüsünü kullanmışlar; ancak şiirimize biçim bakımından bir yenilik
getirememişlerdir.

III. Garip şiiri temsilcileri , konuşma dilinin
doğallığından yararlanmışlardır.

IV. İkinci Yeniler, ahlak, erdem, dürüstlük gibi konuları topluma benimsetmek için şiiri bir araç olarak
görmüşlerdir.

V. Cumhuriyet döneminde aruz tümüyle bırakılmış, halk

şiiri biçimleri ve serbest şiir yaygınlaşmıştır.
Yukarıda numaralandırılmış cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışlığı yapılmıştır?
A) I B) II C) III D) IV E) V

18. Aşağıdakilerden hangisinde sanatçı ve temsil ettiği topluluk yanlış eşleştirilmiştir?

A) Orhan Veli – Birinci Yeni

B) Cevdet Kudret – İkinci Yeni

C) Kenan Hulusi Koray – Yedi Meşale

D) Melih Cevdet Anday – Birinci Yeni

E) Edip Cansever – İkinci Yeni
Atirpan
Atirpan
Yönetici
Yönetici

Kadın
Mesaj Sayısı : 478
Yaş : 100
Nerden : izmir
Kayıt tarihi : 25/10/07

http://edebiyatsever.blogcu.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz